2 Kasım 2011 Çarşamba

Yürüyorum İşte




Solgun çiçeklerin açtığı bu mevsim de yüreğim de, sensizliğin yükünü biraz daha fazla hissediyorum... Soğuk biraz daha fazla üşütüyor bu sonbahar. Adını bilmediğim bir sokakta yürüyorum, dökülmüş yaprakların arasında. Ellerim soğuktan buz kesilmiş. Ayaklarımı hissetmez olmuşum. Yürüyorum, tanıdık bir kapı bulma umuduyla. Her yabancı sokak biraz daha üşütüyor. Yürüyorum, sonucu meçhul bir muammaya. Her yabancı kapı biraz daha yaralıyor, yüküm biraz daha artıyor. Korkuyorum artık.

Solgun çiçeklerin açtığı bu mevsim de yüreğim de, sensizliğin yükünü biraz daha fazla hissediyorum... Üşümüşüm, yaralanmışım, korkuyorum ve beni bulmanı bekliyorum...

Ne ötesi kaderden ne berisi. Ne yaşıyorsak hepsi kaderimiz kadar. Bende yürüyorum işte, yazılmışın üstünde, varmak ümidiyle...

1 yorum:

Tâlip dedi ki...

aynı kıyaftlerle ve aynı derecede soğukken hava bazen daha çok üşürsün bazense daha az. İŞte bu rasyonalizmin iflasıdır.
Hayat aklın alacağı şey değildir.
Aynı sebepler aynı sonuçları doğurmaz ve normal şartlar diye bir şey yoktur.
Geniş zamanda kurulmuş bu kadar net cümleleri nasıl oluyor da söylüyorum bilmiyorum ama öyle...

Yük ağır yol uzun.. Yürüyün yazılanın üzerinde, yazılanı anlamak gayreti ile.. Yürüyelim elimizden geldiğince hepimiz..

vesselâm..